Obsesif Kompülsif Bozukluk
Obsesif kompülsif bozukluk, takıntılı düşünce ve tekrarlayan davranışların görüldüğü, kişinin günlük işlevlerini belirgin olarak etkileyen bir bozukluktur.
Obsesif kompülsif bozukluk (halk arasında takıntı hastalığı), takıntılı düşünce ve tekrarlayan davranışların görüldüğü, kimi zaman dönemsel alevlenmelerle giden, kişinin günlük işlevlerini (aile, iş-okul, sosyal yaşam vb) belirgin olarak etkileyen bir bozukluktur.
Obsesyon; irade dışı gelen, kişiyi tedirgün eden, bilinçli çaba ile kovulamayan, inatçı biçimde yineleyen düşünce, görüntü ya da hayallerdir. Bunlar kişinin mantığına, görüşlerine, ahlak anlayışına, değerlerine ters düşer ve kabul edilemez. Ancak kişi bunların kendi zihninin ürünü olduğunun farkındadır.
Kompülsiyon ise; çoğu kez takıntılı düşünceleri kovmak için yapılan, yineleyen davranışlardır. Çoğu zaman da kişi o anlık yaşadığı sıkıntıdan kurtulmak için tekrarlayan davranışlara başvurur.
Bir kişinin OKB tanısı alabilmesi için aşağıdaki kriterleri taşıması gerekir:
A) Obsesyonlar veya kompulsiyonlar olması:
1 ve 2 de tanımlandığı şekilde obsesyonlar:
- Tekrarlayan ve kalıcılık gösteren, çoğu kişide önemli derecede kaygı veya sıkıntı oluşturan ve rahatsızlığın en az bir döneminde zihne girici veya istenilmeyen biçimde ortaya çıkan düşünce, istek, veya hayaller,
- Kişi bu düşünce, istek, veya hayalleri bastırmaya, yok saymaya veya bunları başka bir düşünce veya eylemle (örneğin bir kompülsiyon yaparak) etkisizleştirmeye çalışır.
1 ve 2 deki gibi tanımlanan kompülsiyonlar
- Kişinin obsesyona tepki olarak yapmak zorunda hissettiği veya katı bir şekilde uygulanması gereken kurallara uymak adına yaptığı tekrarlayıcı davranışlar (örneğin el yıkama, sıralama, kontrol) veya zihinsel eylemler (örneğin dua etme, sayma, sessizce bazı kelimeleri tekrarlama)
- Bu davranışlar veya zihinsel eylemler, anksiyete veya sıkıntıyı gidermek veya korkulan olay veya durumun gerçekleşmesini önlemeyi amaçlar ancak bu davranışlar veya zihinsel eylemler önlemeye veya etkisizleştirmeye çalıştıkları şeyle gerçekçi biçimde bağlantılı değildir veya net bir biçimde aşırıdır.
B)Obsesyon veya kompülsiyonlar zaman alıcıdır (örneğin günde 1 saatten fazla zaman alırlar) veya sosyal, mesleki, veya diğer önemli işlevsellik alanlarında klinik olarak anlamlı derecede bozulmaya yol açar.
Obsesif Kompülsif Bozukluk Nasıl Gelişir?
- Kompülsiyonlar ve kaçınmalar bireyin nesne, durum ve onunla bağlantılı sıkıntıyı (kaygı/anksiyeteyi) azaltma stratejileridir:
- Kişi kompülsiyonla ve kaçınarak sıkıntısını azalttıkça yani bunlar işe yaradıkça yerleşirler.
- Kompülsif davranış (el yıkama, silme vb) sıkıntıyı azaltma yoluyla olumsuz pekiştireç görevi görür ve sıklığı artar
- Kaçınma davranışları korkulan durumlara alışmayı önler.
- OKB gelişir ve yaygınlaşır.
Türkiye Ruh Sağlığı Profili araştırmasına göre OKB, kadınlarda %0.6, erkeklerde %0.2 oranında görüldüğü bulunmuştur. Kadınlarda takıntılı temizlik çok görülürken, erkeklerde cinsellikle ilgili takıntılı düşünceler daha yaygın bulunmuştur.
OKB Yaşayan Kişilerin Genel Özellikleri:
- Abartılmış tehlike algısı: Olumsuz olayların gerçekleşme olasılığını yüksek görür ve gerçekleşirse sonuçlarını olduğundan daha kötü düşünür. (Felaketleştirme)
- Belirsizliğe tahammülsüzlük: Mutlak kesinlik arayışı vardır. Bir şey ya vardır, ya da yok, ya temizdir ya da kirli. Ne olacağından emin olamamak kişiyi çok zorlar.
- Sıkıntıya dayanıksızlık: Sıkıntıyla kalmayıp sürekli o sıkıntıdan kurtulmaya çalıştığı için sıkıntıya dayanıklılık azalmıştır. Derhal rahatlamaya çalışır.
- Abartılmış sorumluluk duygusu: Bireyin kendi kontrolünün ötesindeki olaylarla ve kötü bir sonuca yol açmış olmakla ilgili abartılı sorumluluk anlayışı vardır. Kendine ya da diğer insanlara zarar vermekten kendisini sorumlu görür ve sürekli olmasından korktuğu şeyden kaçınır.
- Düşünce-eylem kaynaşması: Kişi düşünce ve benzer zihinsel ürünlerin önemini abartır. Düşününce, bir şeyin gerçekleşme olasılığını artırdığını düşünür. “Aklıma gelen başıma geldi” deyiminde olduğu gibi. Ayrıca, bir şeyi düşünmekle onu yapmanın aynı şey olduğuna inanır kişi.
- Zihinsel Kontrol Çabası: Kişi, düşünceler ya da davranışlar üzerinde tam ve mükemmel kontrol sağlamaya çalışır. Düşüncelerini kontrol edebileceğini sanarak, sürekli onları baskılamaya, aklından uzaklaştırmaya çalışır.
Obsesif Kompülsif Bozukluk yaşamak, kişinin yaşamını oldukça zorlayan, sıkıntıya yol açan, yaşamsal işlevlerini bozan bir durumdur. Kişi sıkıntıdan kurtulmaya çalıştıkça sıkıntısı daha da artar. En önem verdiği değer alanlarından uzaklaşır. Çoğunlukla da bu klinik duruma depresyon da eşlik etmeye başlar. Bilinmesi gereken; ne kadar erken müdahale edilirse o kadar hızlı normal yaşantıya dönülebileceğidir.
Tüm dünyada araştırma sonuçlarıyla etkisi kanıtlanmış Bilişsel Davranışçı Terapi, OKB tedavisinde en etkili psikoterapi yöntemidir. Uzun yıllardır yaşanıyorsa ve bir günde saatlerce OKB ile meşgulse kişi, ilaç tedavisi ile birlikte Bilişsel Davranışçı Terapi çok yüz güldürücü sonuçlar vermektedir. Psikoloğunuz, böyle bir durum söz konusuysa sizi bir psikiyatriste yönlendirecek, psikoterapi ve ilaç tedavisini birlikte yürütecektir.
Güzide TÜRKYILMAZ
Klinik Psikolog /Psikoterapist